Vergi

DEPREM VERGİLERİ

MÜCTEBA ONURHAN ÖZMUMCU

ÖZET

Bu çalışmada, 17.08.1999 tarihli yeni vergi türü “DEPREM VERGİLERİ” ni ele alacağız. Şimdiye kadar, bu kapsama hangi vergilerin dahil edildiği, bu kapsama dahil edilen vergilerin hala yürürlükte olup olmadığı gibi soruların cevaplarını arayacağız.

ABSTRACT

In this study, we will consider the new type of taxation, “EARTHQUAKE TAXES” dated 17.08.1999. So far, we will be looking for answers to questions such as what taxes are included in this coverage, whether the taxes included in this coverage are still in effect.

Bilindiği üzere 26.11.1999 tarih ve 23888 sayılı Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan 4481 sayılı “17.8.1999 ve 12.11.1999 Tarihlerinde Marmara Bölgesi ve Civarında Meydana Gelen Depremin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpları Gidermek Amacıyla Bazı Mükellefiyetler İhdası ve Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ” ile;

-Ek Gelir Vergisi,

-Ek Kurumlar Vergisi,

-Ek Emlak Vergisi,

-Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi,

-Özel İletişim Vergisi,

-Özel İşlem Vergisi;

uygulanması cihetine gidilmiştir. Aynı Kanunda Depremden zarar görenlere ilişkin bazı vergi ve harç istisnaları getirilmiştir.

Kanunun ismi ve vergilerin ihdas nedeni ile söz konusu vergiler “Deprem Vergisi” olarak isimlendirilmiştir.

Yukarıdaki vergilerde “Özel İletişim Vergisi” kalıcı nitelikte bir vergi olarak günümüze de kadar varlığını sürdürmüştür. Bu nedenle günümüzde “Deprem Vergisi” denince akla ilk gelen vergi “Özel İletişim Vergisi” olmaktadır.

Yukarıdaki gelişim kapsamında bakınca, teknik vergi literatüründe “Deprem Vergisi” isimli bir vergi söz konusu değildir. Ama kamuoyunun literatüründe “Deprem Vergisi” söz konusu olup bununla da kast edilen esas itibariyle “Özel İletişim Vergisi”dir.

ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ

Özel İletişim Vergisi, Türkiye tarihinin elim bir hadisesi olan 17 Ağustos 1999 depremi ile hayatımıza girdi. ÖİV vergi çeşidi olarak bir gider vergisi türüdür. Deprem nedeniyle içinde bulunulan kaotik durumun yol açtığı ekonomik kayıpları bir nebze de olsa giderilmesi amaçlanmıştır ve bir defaya mahsus olarak alınması şeklinde duyurulmuştur. Öyle ki ismi de o dönem ‘Dayanışma Vergisi’ olarak bilinmektedir. Dayanışma Vergisi’nin tarihine baktığımızda da amaçlananla paralel bir durum görülmektedir. Fransa’da 1945 yılında savaşın birlikte getirdiği servet adaletsizliğini törpülemek için alınmış olan olağanüstü bir vergidir ve bir defaya mahsus olarak tatbik edilmiştir.

ÖİV’nin sürecini incelediğimizde ilk olarak, “17.8.1999 Ve 12.11.1999 Tarihlerinde Marmara Bölgesi Ve Civarında Meydana Gelen Depremin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpları Gidermek Amacıyla Bazı Mükellefiyetler İhdası Ve Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” 26 Kasım 1999’da kabul edildi. Kanunun 8. maddesinde “31.12.2003 tarihine kadar uygulanmak üzere her nevi cep telefonu işletmecileri tarafından verilen (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri (17.8.1999 ve 12.11.1999 tarihlerinde meydana gelen deprem nedeniyle mücbir sebep hali ilan edilen yerlerde, mücbir sebebin devam ettiği sürece abonelere verilecek ön ödemeli kart satışları dışındaki hizmetler hariç) %25 oranında özel iletişim vergisine tabidir.” hükmü yer almaktadır. Kanun maddesine göre 31 Aralık 2003 tarihinde son bulacak olan ÖİV, 18 Kasım 2005 yayım tarihli Özel İletişim Vergisi genel Tebliği ile 6802 Sayılı Gider Vergileri Kanunu’nun 39. Maddesine eklenmiş ve kalıcı hale getirilmiştir. İlk düzenlemede %25 olan ÖİV oranı Gider Vergileri Kanununa eklenmesiyle birlikte oranlarda da değişiklik meydana gelmiştir. Bu bağlamda, cep telefonu görüşmelerinden yüzde 25, sabit telefon görüşmelerinden yüzde 15, veri ve internet hizmetlerinden yüzde 5 oranında ÖİV  alınmasını tatbik edilmiştir.

ÖİV’deki son gelişme ise 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren geçerli olan torba yasayla birlikte, değişiklik gösteren ÖİV oranları, %7,5 oranında sabitlenmesi olmuştur. Bu değişiklikle birlikte telefon ve televizyon için alınan ÖİV düşürülmüş olup, veri ve internet erişiminde ise %5 olan oranın %7,5’a yükselmesi fiyatlara zam olarak yansımaktadır. Yetkililerce bu değişikliğin nedeni, telekom hizmetlerinin vergilendirilmesindeki karmaşık yapıyı ortadan kaldırmak ve cep telefonu görüşmelerinin artık WhatsApp, Face Time vb. aplikasyonlar aracılığı ile gerçekleştirilmesi olarak belirtilmiştir.

Aşağıda da ÖİV kanununun son değişiklikle birlikteki kısa bir bölümünü paylaşacağım:

Özel İletişim Vergisi (ÖİV) 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesine göre;

Madde 39- 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu uyarınca Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak suretiyle veya 5809 sayılı Elektronik  haberleşme Kanunu uyarınca bu Kuruma bildirim yapılması veya bu Kurumca kullanım hakkı verilmesi yoluyla yetkilendirilen veya yetkilendirilmiş sayılan işletmecilerin (kablo tv altyapısı üzerinden teknik olarak verilebilecek her türlü hizmetleri dışında, görev sözleşmesi ile ulusal egemenlik kapsamındaki uydu yörünge pozisyonlarının hakları, yönetimi ve işletme yetkisine sahip olanlar hariç);

a) Her nevi mobil elektronik haberleşme işletmeciliği kapsamındaki (ön ödemeli hatlara yüklemeler için yapılan satışlar dâhil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri % 7,5,

b) Radyo ve televizyon yayınlarının uydu platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetleri % 7,5,

c) Kablolu, kablosuz ve mobil internet servis sağlayıcılığı hizmeti % 7,5,

d) (a), (b) ve (c) bentleri kapsamına girmeyen diğer elektronik haberleşme hizmetleri % 7,5,

Oranında özel iletişim vergisine tâbidir.

                         Haberleşme Sektörü Büyüklükleri Türkiye-1999
 
Sabit telefon abone sayısı                  17.911.722
GSM abonesi                              3.300.000
İnternet abone sayısı (sabit + mobil)    0
Araç telefonu abone sayısı                121.000
Uydu TV Platformu abone sayısı          0
Kablo TV abone sayısı                   750.290
IPTV abone sayısı                                           0

Kaynak: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu: 2001 Faaliyet Raporu

1999 yılında sadece mobil işletmecilerce sunulan haberleşme hizmetleri için %25 oranında getirilen ÖİV;

Önce 2000 yılı sonundan 2002 sonuna kadar,

Sonra da 2003 yılı başından 2003 yılı sonuna kadar uzatıldı.

16.4.2004 tarihinde çıkarılan 5228 sayılı Kanun ile de ÖİV kalıcı hale getirildi ve bir deprem vergisi olmaktan çıkarıldı.

Ayrıca ÖİV’nin kapsamı genişletildi.

Sabit telefon da dâhil olmak üzere bütün telekomünikasyon hizmetleri ve uydu platformu veya kablo üzerinden televizyon hizmetleri de vergi kapsamına alındı.

Ancak oran, mobil iletişim dışındaki hizmetler için %15 olarak belirlendi.

2017 sonuna kadar üç oranlı ÖİV: %5, %15, %25. Sonrasında %7,52017 yılı sonuna kadar farklı hizmet türlerinde üç ayrı ÖİV oranı uygulandı: %5, %15 ve %25.1 Ocak 2018 ile birlikte elektronik haberleşmede tek oranlı bir sisteme geçildi.

Yeni düzenleme ile artık ÖİV kapsamına giren tüm elektronik haberleşme hizmetleri %7,5 oranında vergilenecekti.

Eski oranlar ile yeni ve tek oranı karşılaştırdığımızda, sabit telefon ve GSM telefon görüşmelerinde (ses) bir düşüş söz konusu olurken mobil ve sabit internet hizmetlerinde artış söz konusu olmuştur.

Oran değişikliklerini tüm haberleşme hizmetleri için bir tabloda birleştirdiğimizde şöyle bir resim ortaya çıkıyordu:

ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ’NDE TOPLANAN VERGİ MİKTARI

Kaynak: Hazine ve Maliye Bakanlığı

Şu ana kadar toplam 71.069.309.000.00 (yetmiş bir milyar altmış dokuz milyon üç yüz dokuz bin) ₺ ÖİV tahsil edilmiştir.

YAPILAN  DEPREMLE İLGİLİ HARCAMALAR (SABAH GAZETESİ YAZARI DİLEK GÜNGÖR’E GÖRE)

Deprem vergisi adı altında toplanan paralar, konuttan altyapı yatırımlarına ve kentsel dönüşüm yardımlarına kadar pek çok alana harcanıyor. Türkiye’de 1999’daki iki depremin ardından İstanbul, Kocaeli, Yalova, Sakarya, Düzce ve Bolu’da 42.587 kalıcı konut, kanalizasyon, yollar, eğitim alanları, hastaneler yapıldı. Bolu, Düzce, İzmit, Yalova, İstanbul, Sakarya’ya depremin olduğu günden bu yana harcanan para 103 milyar TL. Daha sonra yaşanan Van, Kütahya, Bingöl ve Afyon-Dinar depremlerinin ardından TOKİ eliyle 37.734 afet konutu üretildi. 2003-2020 tarihleri arasında yapılan afet konutlarına 7.5 milyar TL harcandı. Böylece 1999’dan bu yana depremzede vatandaşlar için devletin ürettiği kalıcı konut sayısı 80.321 harcanan para da 110 milyar TL oldu.”

“2005’te riskli yapıların dönüşümü için çalışmalar başlatıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, bu kapsamda vatandaşlara destek olmaya başladı. Evini kentsel dönüşüme veren kişilere bu süre zarfında mağdur olmamaları için kira desteği yapılıyor. Devlet yıkım ve yapım kredisinde de faiz desteği sağlıyor. Bakanlığın kira yardımı, hibe, faiz ve kamulaştırma desteklerine harcadığı para 17 milyar TL. TOKİ kanalıyla kentsel dönüşüm kapsamında üretilen konut sayısı da 149.763. Harcanan para da 17.5 milyar TL… Dolayısıyla kentsel dönüşüm için harcanan toplam para 35 milyarı buluyor. Bunların dışında Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) da 49 bin konut yatırımı var.

GÖLCÜK VE DÜZCE 1999 DEPREMİ: Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde 17 Ağustos 1999’da meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki ve 12 Kasım 1999’da Düzce’de meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki iki depremin ardından İstanbul, Kocaeli, Yalova, Sakarya, Düzce ve Bolu’da 42.587 kalıcı konut yapıldı.

BİNGÖL 2003 DEPREMİ: 1 Mayıs 2003 tarihinde gerçekleşen, 6.4 büyüklüğündeki depremden sonra TOKİ, toplam tutarı 110 milyon TL’yi bulan 19 projeyi hayata geçirdi. Bölgeye, 2.857 konut, ilkokul, lise, atık su arıtma tesisi, cami ve karakol inşa etti.

VAN-ERCİŞ 2011 DEPREMİ: Van’da 7.2 ve 5.6 büyüklüklerindeki iki depremden sonra 17.222 konut üretildi.

KÜTAHYA 2011 DEPREMİ: Kütahya’nın Simav ilçesinde 5.9 büyüklüğünde depremin ardından 1.000 konut yapıldı. TOKİ, anaokulu, ilköğretim, lise ile atölye, halk eğitim merkezi de inşa etti.

AFYON-DİNAR 2016 DEPREMİ: 2016’da 3.5 şiddetindeki depremle sarsılan Afyon-Dinar’da da 784 kalıcı konut yapıldı.

MANİSA 2020 DEPREMİ: Manisa’da geçtiğimiz günlerde yaşanan 5.4 büyüklüğündeki depremin ardından ağır hasarlı binalar yıkılmaya başlandı. Vatandaşlara ilk etapta 10 bin, toplamda 21 bin 500 lira acil yarım ödeneği verilecek. Hafif hasarlı yapılar için de ilk etapta 2 bin 500, toplam 6 bin 500 ödenek gönderildi.”

Bu yazıya göre depremle ilgili harcamaların genellikle depreme karşı alınan önlemler için değil; depremden sonraki yaşanan maddi ve manevi zararı karşılamak için kullanıldığını görmekteyiz.

Özel İletişim Vergisi her ne kadar Marmara Depremi sonrası ve depremin yaralarını sarma gibi bir gerekçe ile de ihdas edilmiş olsa, diğer bütçe vergi gelirleri kapsamındadır. Gider Vergileri Kanunu içinde düzenlenmiştir. Gerek Türkiye’de gerekse modern dünyada vergiler belli giderlere özgülenmezler. Kamu giderlerini karşılamak üzere bütçede toplanır ve kamusal ihtiyaçlar için harcanırlar. Buna karşılık, fon şeklinde toplanan paralar ise fon amacına uygun işler için özgülenir. O amacın gerçekleştirilmesi için fon mevzuatında öngörülen kapsamda kullanılır.

Özel İletişim Vergisi, bir tür dolaylı vergidir. Kullanılan iletişim hizmeti üzerinden alınmaktadır. Toplanan vergilen genel bütçe gelirlerine eklenmekte ve genel bütçe giderleri için kullanılmaktadır. Bu kullanımın içine deprem için yapılan harcamalar girdiği gibi, yol, köprü, hastane yapımı, çalışanların ücretlerinin ödemesi de girer.

ÖZEL İŞLEM VERGİSİ

Bilindiği üzere 26.11.1999 tarih ve 23888 sayılı Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan 4481 sayılı “17.8.1999 ve 12.11.1999 Tarihlerinde Marmara Bölgesi ve Civarında Meydana Gelen Depremin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpları Gidermek Amacıyla Bazı Mükellefiyetler İhdası ve Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ” la, 31.12.2000 tarihine kadar uygulanmak üzere “Özel İşlem Vergisi” getirilmiştir.

1- VERGİNİN KONUSU :

Özel işlem vergisinin konusu, 16.08.1997 tarih ve 4306 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin ( A ) fıkrasında yer alan işlem ve kağıtlardır.

Bilindiği gibi, söz konusu Kanunun geçici 1 inci maddesinin ( A ) fıkrasında yer alan işlem ve kağıtlardan eğitime katkı payı tahsil edilmektedir. Nitelik itibariyle bir vergi, resim veya harç mahiyetinde bulunmayan “eğitime katkı payı” uygulamasında, diğer kanunlarda yer alan vergi, resim ve harç istisnalarına ilişkin özel düzenlemeler dikkate alınmamaktadır. Ancak diğer kanunlarda yer alan muafiyet ve istisnalara ilişkin düzenlemeler özel işlem vergisi açısından hüküm ifade edecektir.

2- MÜKELLEF :

Özel işlem vergisinin mükellefi, 16.08.1997 tarih ve 4306 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin (A ) fıkrasının 11 inci bendinde belirlenen işlem ve kağıtlar nedeniyle eğitime katkı payını ödemek mecburiyetinde bulunan kişi ve kuruluşlardır.

Özel işlem vergisi mükellefiyetinde, diğer Kanunlarda yer alan muafiyet ve istisnalara ilişkin düzenlemeler dikkate alınacaktır.

3- VERGİYİ DOĞURAN OLAY :

Özel işlem vergisinde vergiyi doğuran olay, eğitime katkı payının ödenmesini gerektiren bir işlemin yapılması veya bir kağıdın düzenlenerek kanunda belirlenen yerlere verilmesidir. Bu nedenle özel işlem vergisine tabi tutulacak işlem ve kağıtların bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlere ait olmasının vergiyi doğuran olay bakımından bir önemi bulunmamaktadır.

4- ÖZEL İŞLEM VERGİSİNİN MİKTARI :

Özel işlem vergisinin miktarı, 16.08.1997 tarih ve 4306 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin ( A ) fıkrası uyarında ödenen eğitime katkı payı tutarı kadar olacaktır.

Bilindiği üzere eğitime katkı payı tutarları 4306 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin ( A ) fıkrasının 13 numaralı bendi uyarınca Bakanlar Kurulunca beş katına kadar artırılabilmektedir. Bu yetkiye dayanılarak Kanunda yer alan eğitime katkı payı tutarları 11.03.1999 gün ve 23636 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 03.03.1999 tarih ve 99/12481 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile artırılmıştır. Özel işlem vergisinin uygulanmaya başladığı tarihte geçerli olan eğitime katkı payı tutarları özel işlem vergisi için de geçerli olacaktır.

SONUÇ

17.08.1999 yılında gerçekleşen Gölcük Depremi’nden sonra alınmaya başlanan aslında geçici olan ama sonradan kalıcı hale getirilen Özel İletişim Vergisi’ni inceledim.

ÖİV, bir tür dolaylı vergi ve bir tür gider vergisidir.. Kullanılan iletişim hizmeti üzerinden alınmaktadır. Toplanan vergilen genel bütçe gelirlerine eklenmekte ve genel bütçe giderleri için kullanılmaktadır. Bu kullanımın içine deprem için yapılan harcamalar girdiği gibi, yol, köprü, hastane yapımı, çalışanların ücretlerinin ödemesi de girer.

Şu ana kadar toplanan ÖİV 71.069.309.000.00 (yetmiş bir milyar altmış dokuz milyon üç yüz dokuz bin) ₺’dir.

 ÖİV amaç anlamında aslında bir tür bütçe finansmanı işini görmüştür. Tam kesin olarak hangi kalemlere harcandığı raporlarda belirtilmediği için verginin hangi tür gider kalemine harcandığı konusunda kesin bir bilgi mevcut değildir.

 Sabah Gazetesi Yazarı Dilek Güngör’ün yazısına göre depremlerle ilgili harcamalar yıkılan evlerin yerine yeni ev inşaatının yapılması ve depremzedelere yardım gibi harcamalar yapıldığını ifade etmiş. Ancak yapılan bu harcamaların ne kadarının ÖİV ile finanse edildiği konusunda bir bilgi bulunmamaktadır.

Geçici olarak alınan ve sonra da kaldırılan Özel İşlem Vergisi ‘de deprem için getirilen ek vergilerden biri olmuştur.

Vergiler, devletlerin en temel gelir kaynağıdır. Amacı gereği toplanılması zorunlu olup, toplanan vergilerin nerelere harcandığı konusunda vatandaşlara bir bilgi verilmez. Ama şeffaf demokrasilerde toplanan vergilerin hangi harcama kalemlerinde kullanıldığı gösterilmektedir.

Benim temennim aslında toplanan deprem vergilerinin nerelere harcandığından ziyade özellikle ülkemizin depremlere karşı önlem için yatırımlar yapması gerektiğidir. En azından depremlerdeki maddi kayıplar ve manevi kayıpların ciddi oranda azalması için ülkemizin olası yaşanacak depremlere karşı önlemler alıcı yatırımlar yapması gerekliliği şiddetle ihtiyaçtır.

Umarım yaşanan son İzmir depreminden sonra ; sadece deprem değil tüm doğal afetlere karşı önlem alınması için gerekli yatırımlar yapılır ve toplanan vergiler de bu konuların finansmanı için kullanılır.

KAYNAKÇA

https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.3.6802.pdf

https://www.gib.gov.tr/ozel-islem-vergisi-genel-tebligi

https://odatv4.com/bakan-albayrakin-gazetesi-deprem-vergisi-nereye-gitti-sorusunu-boyle-yanitladi-26012024.html

https://www.btk.gov.tr/uploads/pages/slug/2001-faaliyet-raporu.pdf

https://www.hmb.gov.tr/kamu-finansmani-istatistikleri

https://vergialgi.net/tum-iletisim-hizmetlerinde-tek-oranli-7-5-ozel-iletisim-vergisi-duzenlemesi-ne-getirdi

Bunlar da hoşunuza gidebilir...