Makro İktisat

TOPLAM TALEP VE TOPLAM ARZ MODELİ

Toplam Talep Nedir?

Ekonomide para ve mal piyasasını eşanlı dengede olduğu gelir düzeyi ve fiyat düzeyi bileşimlerinin geometrik yerine toplam talep eğrisi denir. Toplam talep eğrisi ile bireysel talep ya da piyasa talebi arasında bir ilişki söz konusu değildir.

Toplam talep eğrisinin negatif eğimli olması 3 etkiyle açıklanır;

-Keynes Etkisi (Faiz Etkisi): Fiyatlar genel düzeyindeki düşüşün reel para arzını arttırırken LM eğrisini sağa kaydırmasıyla faiz oranının düşmesi ve yatırım harcamalarının artmasıyla gelir düzeyinin artması şeklinde ortaya çıkan etkidir.

-Pigou Etkisi (Servet- Reel Avans): Fiyatlar genel düzeyinin düşmesinin bireylerin sahip olduğu servetin değerini artmasına neden olmasıyla zenginleşen bireylerin ekonomide harcamalarını arttırıp, gelir düzeyinin artması şeklinde ortaya çıkan etkidir.

-Açık Ekonomi Etkisi: Fiyatlar genel düzeyindeki düşüşün reel para arzını arttırıp faiz oranını düşürmesiyle ülkede yaşanacak sermaye çıkışlarının yerli paranın değerini azaltması bunun ihracatı arttırırken gelir düzeyini arttırması şeklinde ortaya çıkan etkidir.

Toplam Talep Eğrisinin Eğimi

-Toplam talep eğrisinin yatıklaşması fiyatlar genel düzeyinde meydana gelecek değişmenin gelir düzeyi üzerinde yaratacağı etkinin artmasına neden olur. fiyatlar genel düzeyindeki düşüş daha yatık olan Toplam Talep eğrisinde daha büyük gelir artmasına neden olur.

-Toplam Talep eğrisinin eğimi IS ve LM eğrilerinin eğimine bağlı olarak belirlenir. Buna göre;

-Çarpan değeri büyüdükçe ve yatırımların faize duyarlılığı arttıkça yani IS eğrisi yatıklaştıkça, Toplam – Talep eğrisi yatıklaşır.

-LM eğrisi dikleştikçe Toplam Talep eğrisi yatıklaşır.

Toplam Talep Eğrisinin Konumu

-Toplam Talep eğrisinin konumu IS ve LM eğrilerinin konumuna bağlı olarak belirlenir. Ekonomide IS eğrisini sağa kaydıran her unsur. Toplam talep eğrisinde sağa kaymasına neden olur. Buna göre; IS eğrisini sağa kaydırırken AD eğrisini de sağa kaydırır.

-Ekonomide fiyatlar genel düzeyi hariç LM eğrisini sağa kaydıran her unsur AD eğrisinin sağa kaymasına neden olur. Buna göre, para arzının artması ve para talebini azaltan her unsur LM eğrisinin sağa kaydırırken AD eğrisinin de sağa kaymasına neden olur.

-AD eğrisinin sağa kaymasına neden olan bir diğer unsur ekonomide yaşanacak olumlu talep şoklarıdır. Talep şoku, para ve maliye politikası dışında ekonomik birimlerinin davranışlarının ve beklentilerinin değişmesi ile oluşan şoklardır.

Toplam Arz (AS)

-Değişik fiyat düzeyinde ekonomideki tüm firmaların üretip satmaya hazır oldukları mal miktarlarını gösteren eğriye AS denir. Kısa dönem AS eğrisi fiyatlar genel düzeyi ve gelir düzeyi arasındaki doğru yönlü ilişkiyi ifade edecek şekilde pozitif eğimlidir.

Toplam Arz Eğrisini sağa kaydıran nedenler;

-Teknolojik gelişme ve verimlilik artışı
-Üretimde kullanılan girdi maliyetlerinin azalması

-Firmaların ekonomiye yönelik olumlu beklentileri

-Üretim faktörleri miktarının artması
-Olumlu hava koşulları
-Olumlu arz şokları

AD-AS Modelindeki Denge ve Dengedeki Değişmeler

-Genişletici para ve maliye politikası AD eğrisini sağa kaydırır. Daraltıcı para ve maliye politikası AD eğrisini sola kaydırır.

-AS- AD analizinde uygulanan genişletici para ve maliye politikası etkileri arz eğrisinin şekline göre farklılık gösterecektir.

-Arz eğrisinin pozitif eğimli olduğu durumda genişletici politikalar AD eğrisinin sağa kaydırırken gelir düzeyinin ve fiyatlar genel düzeyinin armasına neden olur.

Klasik AD eğrisinin geçerli olduğu durumda genişletici politika AD eğrisini sağa kaydırırken fiyatlar genel düzeyi artacak; ancak istihdam ve gelir düzeyi değişmeyecektir.

-Keynesyen AS eğrisinin geçerli olduğu durumda AD eğrisi sağa kayarken fiyatlar genel düzeyi değişmeyecek; fakat istihdam ve gelir düzeyi artacaktır.

-Makro iktisadi analizde kısa dönemde 3 farklı arz eğrisi söz konusudur (Keynesyen, Pozitif Eğimli Arz, Klasik). 3 eğrinin elde edilişi iş gücü piyasasına dayanmaktadır.

Klasik Toplam Arz Eğrisi

Klasik modele göre ekonomi her zaman tam istihdamdadır. Tam istihdamı ifade eden AS eğrisi kısa dönem bütüncül üretim fonksiyonundan elde edilir. Modele göre;

-Ekonomik birimler rasyonel davranır.
-Fiyatlar ve ücretler esnektir.
-Ekonomik birimler tam bilgi sahibidir.
-Ekonomik birimler parasal aldanım içerisinde değillerdir.
– Yani, bireyler nominal ücretleri değil reel ücretlerini dikkate almaktadır.

 Klasik modelde fiyat ve ücretlerin esnek olmasından hareketle ekonomide fiyatlar genel düzeyinde meydana gelecek bir değişiklik istihdam düzeyini ve buna bağlı olarak gelir düzeyini değiştirmemekte ve kısa dönem toplam arz eğrisi tam istihdam düzeyinde yatay eksene dik bir doğru şeklinde olmaktadır.

Klasik Emek Talebi

Klasik modelde emek talebi reel ücretlerin bir fonksiyonudur. Ld =f(w(-), P(+)) Reel ücretle emek talebi ters yönlü ilişki içerisindeyken fiyatlar genel düzeyinde doğru yönlü ilişki içerisindedir. Reel ücretin artması emek talebini azaltırken P’nin artması reel ücreti azaltıp emek talebini arttırır.

Klasik Emek Arzı

Klasik modelde emek arzı reel ücretin bir fonksiyonudur. Ls= f(w(+),P(-)) emek arz edenler için emek arzı reel ücretle doğru yönlü, P ile ters yönlüdür. Reel ücretin artması emek arzını arttırırken fiyatlar genel düzeyinin arması reel ücreti düşürür “Emek Arzını” azaltır.

Keynesyen Toplam Arz Eğrisi

Keynesyen toplam arz eğrisinde emek piyasasından hareketle elde edilir; Ancak Keynes’e göre ekonomide fiyatlar ve ücretler esnek değildir. Aksine işçilerle imzalanan sözleşmeler gereği ücret yapışkanlığı söz konusudur.

Keynesyen Emek Talebi

Keynesyen Modelde emek talebi reel ücretin bir fonksiyonudur. LD=f(w(-), P(+)). Keynes’e göre emek arzı nominal ücretin bir fonksiyonudur. Nominal ücretler

sözleşmelerle belirlenmektedir. Yani, çalışanlar belirli bir süre çalışma koşulu

altında aynı nominal ücreti alırlar.

Keynesyen Emek Arzı -LD= f(w(∞),P(0))

Nominal ücretle çalışma kararı alan işçiler için fiyatlar genel düzeyindeki değişmelere vereceği tepkiler 0’dır. Ancak çalışanlar, nominal ücret düzeyine karşı sonsuz duyarlıdır.

İşçi Yanılma Modeli (F. Friedman-Monoteristler)

Modele göre firmalar ürettikleri malların fiyatları ve fiyatlar genel düzeyi hakkında tam bilgi sahibiyken çalışanlar fiyatlar genel düzeyi hakkında tam bilgi sahibi değillerdir. Bu durumda reel ücreti dikkate alarak çalışma kararı alan işçiler fiyatlar genel düzeyini tahmin ederler. Buna göre emek arzı beklenen reel ücretin bir fonksiyonu olur.

Modele göre emek arzı gerçekleşen reel ücret ile işçilerin fiyat bekleyişlerindeki yanılgının çarpımına eşittir. Ekonomide gerçekleşen fiyat düzeyinin beklenen fiyat düzeyinden büyük olduğu durumda, firmalar nominal ücretleri arttırırken fiyat düzeyi konusunda eksik bilgi sahibi olan işçiler nominal ücret artışını reel ücret artışı gibi algılayarak emek arzlarını arttırırlar. Buna göre ekonomide fiyatlar genel düzeyindeki artış işçi yanılma modeli gereği emek arzını ve istihdamı arttırırken gelir düzeyi artacak ve kısa dönem arz eğrisi pozitif eğimli olacaktır.

2. Firma Yanılma Modeli (R. Lucas- Yeni Klasikler)

 Modele göre firmalar ekonomideki tüm fiyatlar yerine kendi ürettikleri malın fiyatı hakkında daha fazla bilgi sahibidir. Buna göre firmalar ekonomide fiyatlar genel düzeyi hakkında belli bir gerçekleşme beklentisine sahiptirler. Firmaların fiyat bekleyişleri veri iken ekonomide gerçekleşen fiyat düzeyini beklenen fiyat düzeyinden büyük olduğu durumda, kendi ürettiği malın fiyatının da artacağını düşünen firmalar, emek taleplerini arttırırken istihdam ve çıktı düzeyi artar ve buna bağlı olarak gelir düzeyi artar.

 Y= Yn+ α (P-Pe)

Y: Fiili Gelir

Yn: Tam istihdam Gelir Düzeyi

 P: Gerçekleşen Fiyat Düzeyi

 Pe: Beklenen Fiyat Düzeyi

P=Pe ⇒ Y=Yn ⇒Tam İstihdam P>Pe ⇒ Y>Yn ⇒ Aşırı İstihdam

 P<Pe ⇒ Y<Yn ⇒ Eksik İstihdam

 3. Yapışkan Ücret Modeli (S. Fischer)

 Modelde sözleşmeler tarafından belirlenen ücret düzeyinin kısa dönemde yapışkan olduğu kabul edilir. Yeni sözleşme dönemlerine firmalar ve işçiler fiyatlar genel düzeyi arttığında tahminde bulunurlar. Buradan hareketle firmalar ve işçiler hedefledikleri reel ücrete ulaşmak isterler.

Ekonomide gerçekleşen fiyat düzeyinin beklenen fiyat düzeyinden daha büyük olduğu durumda firmanın hedeflediği reel ücret düşerken firmaların emek talebi artar. Artan emek talebi istihdamı arttırıp işsizliği azaltırken ekonomide gelir düzeyinin armasına ve kısa dönem arz eğrisinin pozitif eğimli olmasına neden olur.

Ücret Yapışkanlığının Nedenleri

Etkin Ücret Teorisi: Teoriye göre iş gücünün verimliliğinin ücret düzeyinden etkilendiği kabul edilir. Buna göre; ekonomide Toplam Talep azalsa bile firmalar verimliliğin azalmaması için ücret düzeyini düşürmeyecektir. Modele göre ücret düzeyi emek piyasası denge ücret düzeyinden daha yüksek belirleneceği için işsizliğe neden olur.

Liste ve Katalog veya Menü Maliyetleri: Ekonomide fiyat artışlarının hepsini liste ve kataloglarında göstermezler; çünkü bu fazladan bir maliyet yükler.

Uzun Dönemli Sözleşmeler: Günümüzde işveren ve işçiler arasındaki çalışma

 koşulları nominal ücret düzeyinde belirlenen sözleşmeler doğrultusunda şekillenmekte ve ücret yapışkanlığına neden olmaktadır.

İçerdekiler- Dışardakiler Modeli: iş gücü piyasasında mevcut çalışan işçilerin yaptığı işi çok daha düşük ücretle yapmaya hazır olan işçiler olsa bile firmalar mevcut işçilerine daha yüksek ücret ödeme eğilimindedir.

Koordinasyon Yetersizliği ve Fiyatların Karışık Ayarlanması: Toplam talebin azaldığı dönemlerde firmalar arasındaki koordinasyon yetersizliği ve birbirinden bağımsız hareket eden firmaların varlığı nedeniyle, fiyatlar genel düzeyinin değişmesi karşısında ücret düzeyinde eşanlı dengeler söz konusu olmaz. Toplam

Arz Eğrisi Modelleri

1. Monoteristler (Parasalcı İktisat- Friedman) Modelin Varsayımları;

 İşçi yanılma modeli gereği kısa dönem arz eğrisi pozitif eğimlidir. Fiyatlar ve ücretler esnektir. Yani piyasalar kendiliğinden temizlenir. Ekonomik birimler adaptif yani uyarlayıcı beklentilere sahiptirler. Uyarlayıcı Beklentiler

 Ekonomik birimlerin özellikle fiyatlar genel düzeyi hakkındaki bekleyişlerini geçmişteki verilere ve deneyimlerine bağlı olarak belirlediğini ifade eder. Monoterist modelde kısa dönemde uygulanan genişletici politikaların gelir düzeyine etkisi ne klasik modeldeki gibi “0”dır. Ne de Keynesyen modeldeki gibi tam istihdam gelir düzeyine kadar olumlu etki yaratır. Parasal modelde başlangıçta dengede olan ekonomide uygulanacak genişletici politikalar kısa dönemde Toplam Talep eğrisini sağa kaydırıp gelir düzeyini ve fiyatlar genel düzeyini arttırır.

Modelde uyarlayıcı beklentiler varsayımı geçerli olması nedeniyle çalışanlar fiyatlar genel düzeyindeki bu değişime 1 dönem sonra uyum sağlarken reel ücretlerdeki artış emek talebini azaltıp Toplam Arz eğrisini sola kaydırır. Moneterist modelde kısa dönemde uygulanan politikalar gelir düzeyi ve fiyat düzeyi üzerinde etkiliyken uzun dönemde sadece fiyatlar genel düzeyi üzerinde etkilidir.

  Moneteristlere göre ekonomide konjonktür dalgalanmalarına neden olarak temel unsur; para arzındaki değişmelerdir. Moneteristlere göre ekonomideki büyüme oranı karşısında para arzında belli bir oranda büyümesi gerektiği savunulur.

 2. Yeni Klasik İktisat (J. Math, R. Lucas, R. Barro, T. Sergent)

Varsayımları;

Firma yanılma modeli gereği kısa dönem arz eğrisi pozitif eğimlidir.

 Fiyatlar ve ücretler esnektir. Yani piyasalar kendiliğinden temizlenir. Ekonomik birimler rasyonel beklentilere sahiptir. (J. Muth) Rasyonel Beklentiler (J. Muth)

Ekonomik birimler fiyatlar genel düzeyinin gelecekteki değerini belirlerken sadece geçmişteki verilerden değil ilan edilen politikalar dâhil cari dönemdeki tüm bilgilerden yararlanarak tahminde bulunurlar. Buna göre; beklenmedik bir gelişme olmadığı sürece ekonomik birimler fiyat düzeyini doğru ve tam olarak tahmin ederler.

Modelde uygulanacak genişletici politikalar AD eğrisini sağa kaydırırken ekonomik birimleri rasyonel beklentilere sahip olduğu varsayımından hareketle Toplam Arz eğrisi sola kayacak ve gelir düzeyi değişmezken fiyatlar genel düzeyi artacaktır. Modelde önceden ilan edilen politikaların gelir düzeyi üzerinde hiç bir etkisi yoktur. Bu olgu Lucas tarafından politika etkinsizliği olarak ifade edilir. Lucas’a göre ekonomide en iyi politika politikasızlıktır.

Lucas’a göre politika yapıcıların uygulanan politikaların sonuçlarını tahmin ederken bireylerin beklentilerini değiştirmeyeceğini varsaymaları “Lucas Kritiği” olarak adlandırılır.

  Yeni klasik modelde önceden ilan edilen politikaların gelir düzeyi üzerinde hiç bir etkisi yokken ilan edilmeyen habersiz uygulanan genişletici politikalar kısa dönemde ekonomide gelir düzeyi üzerinde etkili olacaktır. buna göre ekonomide konjonktür dalgalanmasına neden olacak temel unsur ilan edilmemiş politikalardır.

 3. Yeni Keynesyen Model (S. Fisher, J. Taylor, G. Mankiw, J Stiglitz) V arsayımları;

 Yapışkan ücret modeli gereği kısa dönem arz eğrisi pozitif eğimlidir. Fiyatlar ve ücretler esnek değildir. Ekonomi kendiliğinden temizlenmez. Ekonomik birimler rasyonel beklentilere sahiptir.

Modelde kısa dönemde uygulanacak para ve maliye politikaları çalışanları imzaladıkları sözleşmeler gereği ücretlerin yapışkan olması nedeniyle ekonomide gelir düzeyi üzerinde etkili olacaktır. şekilde görüldüğü gibi başlangıçta dengede olan ekonomi AD’nin sola kayması kısa dönemde fiyatlar genel düzeyi ve gelir düzeyinin azalmasına neden olmuştur. Ekonomik birimlerin rasyonel beklentiye sahip olması kısa dönemde etkili olan politikaların, uzun dönemde etkisiz olmasına ve uzun dönem arz eğrisinin tam istihdam düzeyinde yatay eksene dik olmasına neden olur.

 Ücret yapışkanlığı nedeniyle yeni Keynesyen modelde ilan edilen ve edilmeyen tüm politikalar kısa dönemde gelir düzeyi üzerinde etkilidir. Modelde konjonktür dalgalanmalarına sebep olan temel unsur, ekonomideki talep şoklarıdır.

4. Reel İktisadi Dalgalanmalar Modeli (C. Plosser, R. Prescott, F. Kydland)

  Yeni klasik iktisat modeli varsayımları üzerine inşa edilen model, yani yeni klasiklerden ayrılan yönü kısa dönemde yaşanan konjonktür dalgalanmalarıdır. Yeni klasik modelde ilan edilmeyen para ve maliye politikaları, kısa dönemde gelir düzeyi üzerinde etkiliyken reel iktisadi dalgalar modelinde kısa dönemde konjonktür dalgalanmasına sebep olan temel unsur üretim teknolojisinde ve verimlilikte meydana gelen şoklardır.

Toplam Talep ve Toplam Arz Enflasyonu

Uygulanan genişletici para politikasıyla Toplam Talep sürekli sağa kayması durumunda oluşan enflasyona talep enflasyonu denir. Ekonomide girdi maliyetlerinin sürekli artmasıyla Toplam Arz Eğrisinin sola kayması sonucu oluşan enflasyona Maliyet Enflasyonu denir.

Toplam Talepte Meydana Gelen Değişmeler

Toplam talepte meydana gelen değişmelere (AD eğrisinin sağa ya da sola koyması) neden olan en önemli faktörler şunlardır:

1. Maliye Politikası:

Hükümet harcamalarının (genişletici maliye politikası) artırılması toplam talebin yani AD’nin artması ve AD eğrisinin sağa kayması anlamına gelmektedir.

Hükümet harcamalarının azaltılması (daraltıcı maliye politikası) toplam talebin yani AD’nin azalması ve AD eğrisinin sola kayması anlamına gelmektedir.

Vergilerin artırılması (daraltıcı maliye politikası) tüketim ve yatırımları azaltmak vasıtasıyla toplam talebin yani AD’nin azalması ve AD eğrisinin sola kayması anlamına gelmektedir.

Vergilerin azaltılması (genişletici maliye politikası) tüketim ve yatırımları artırmak vasıtasıyla toplam talebin yani AD’nin artması ve AD eğrisinin sağa kayması anlamına gelmektedir.

2. Para Politikası:

Ekonomide para miktarının artırılması (genişletici para politikası) faizleri düşürür ve bu vasıtayla yatırımlar ve tüketim artar. Bu nedenle toplam talep artar ve AD eğrisi sağa doğru kayar.

Ekonomide para miktarının azaltılması faizleri artırır (daraltıcı para politikası) ve bu vasıtayla yatırımlar ve tüketim azalır. Bu nedenle toplam talep azalır ve AD eğrisi sola doğru kayar.

TOPLAM ARZDA MEYDANA GELEN DEĞİŞMELER

1. Uzun dönemde toplam arzdaki değişiklik ekonomik büyüme ile gerçekleşir. Ekonomik büyüme durumunda LRAS eğrisi sağa kayar.

2a. Kısa dönemde toplam arzda meydana gelen bir artış SRAS eğrisini sağa kaydırır. Bu iki sebeple gerçekleşebilir:

i) Teknolojik gelişmeler neticesinde maliyetler azalır ve aynı fiyatta daha çok üretim yapılır. SRAS sağa kayar.

ii) Emek, sermaye ve ara mal girdi fiyatlarındaki azalmalar maliyeti azaltır ve dolayısıyla aynı fiyatta daha çok mal üretilir. SRAS yine sağa kayar.

2b. Kısa dönemde toplam arzda meydana gelen bir azalış SRAS eğrisini sola kaydırır.

Emek, sermaye ve ara mal gibi girdi fiyatlarındaki artışlar maliyeti artırır ve dolayısıyla daha az mal üretilir. SRAS sola kayar.

MAKROEKONOMİK DENGE: Ekonomide gelir ve fiyat düzeyinin belirlenmesidir.

Ekonomide uzun dönem dengesi AD ve LRAS eğrilerinin kesiştiği noktadır. Bu durumda ekonomi her zaman tam istihdam düzeyinde (Yf) bulunur.

Ekonomide kısa dönem dengesi ise AD ve SRAS eğrilerinin kesiştiği noktadır. Bu noktaya Ye diyelim. Kısa dönemde 3 durum söz konusu olabilir:

i) Ye<Yf: Kısa dönem dengesi olan Ye, tam istihdam gelir seviyesinin altındadır. Bu duruma deflasyonist açık denir. Bu durum ekonomide tüm kaynakların kullanılmadığına ve işsizliğe işaret eder.

Bu durumda ekonomide genişletici politikalar uygulanarak AD eğrisi sağa doğru kaydırılabilir ve deflasyonist açık kapatılabilir.

ii) Ye > Yf: Kısa dönem dengesi olan Ye, tam istihdam gelir seviyesinin üzerindedir. Bu duruma enflasyonist açık denir. Bu durum ekonomide aşırı talep ve enflasyon olduğuna işaret eder.

Bu durumda ekonomide daraltıcı politikalar uygulanarak AD eğrisi sola doğru kaydırılabilir ve enflasyonist açık kapatılabilir.

iii) Ye = Yf: Kısa dönem dengesi olan Ye, tam istihdam gelir seviyesine eşittir. Bu duruma ekonomide arzulanan bir durum olduğu için herhangi bir politika müdahalesi gerekmez.

Stagflasyon: Ekonomide hem durgunluğun, hem de enflasyonun birlikte olduğu durumdur.

SONUÇ

-Toplam talep, bir ekonomideki tüm talep edilen mal ve hizmetlerle fiyat arasındaki ilişkiyi açıklar. Toplam talep bir ekonomideki makroekonomik olgulara bağlıdır. Eğer bir ekonomi de enflasyonist ve ya deflasyonist bir sorun yoksa ekonomi fiyatların normal olduğu bir seyirde dengeye geliyorsa hane halklarının tercihi mal ve hizmetlere olan talebi belirlemektedir. Eğer bir ekonomi de makroekonomik problemler varsa o zaman hane halkının refahının korunması ve ülke ekonomisinin düzeltilmesi amacıyla maliye politikaları ve para politikaları devreye girmektedir.

-Maliye Politikaları: Eğer bir ülke de enflasyonist bir durum söz konusuysa hükümet ülkede daraltıcı maliye politikalarını uygulayacaktır. Bunlar; vergi oranlarını artırmak, yatırım harcamalarındaki hızı azaltmak şeklinde sıralayabiliriz. Bu daraltıcı maliye politikalarının uygulanması, toplam talep eğrisini sola kaydıracak ve toplam talebi azalması hedeflenecektir.

Eğer bir ülkede deflasyonist bir durum söz konusuysa, hükümet genişletici maliye politikası uygulayacaktır. Bunlar; vergi oranlarını azaltmak, transfer harcamalarını artırmak (borç ve ödenen faizler dışında), yatırım harcamalarının hızını artırmak ve yatırım harcamalarının niceliğini genişletmek gibi şekilde uygulanabilmektedir. Bu politikalar uygulandığında toplam talep eğrisi sağa kayacak ve toplam talebin artması hedeflenecektir.

-Para Politikaları: Eğer bir ülkede enflasyonist bir durum söz konusuysa Merkez Bankası (MB) daraltıcı para politikası uygulayacaktır. Bunlar; faizlerin artırılması, zorunlu karşılık oranlarının artırılması şeklinde uygulanabilir. Amaç toplam talebin azalmasını sağlamak ve toplam talep eğrisini sola kaydırmaktır.

Eğer bir ülkede deflasyonist bir durum söz konusuysa MB, genişletici para politikası uygulayacaktır. Bunlar; faizlerin düşürülmesi, zorunlu karşılık oranlarının azalması şeklinde uygulanabilir. Amaç toplam talebin artırılmasını sağlamak ve toplam talep eğrisini sağa kaydırmaktır.

Makroekonomik sorunların hızlıca düzelmesi için maliye politikası ve para politikasının birbirleri içinde uyumlu uygulanması önemlidir.

-Toplam arz, AS eğrisi, ceteris paribus, fiyatlar genel düzeyi (P) ile reel GSYH (Y) arasındaki pozitif ilişkiyi yansıtır.

Yani üretim açısından bakıldığından genel fiyat düzeyi arttıkça arz edilen miktar da artar. İki durumda incelemek gerekir:

1. Uzun dönem AS Eğrisi (Long Run AS Eğrisi, LRAS)

2. Kısa dönem AS Eğrisi (Short Run AS Eğrisi, SRAS)

-Uzun dönem, ekonominin tam istihdam düzeyinde üretim yapması olarak ele alınır. Yani, bütün üretim faktörleri tam olarak üretimde kullanılmaktadır.

-Bu durumdaki gelire tam istihdam seviyesindeki reel GSYH (Yf) ya da potanisyel reel GSYH adı verilmektedir.

-Uzun dönemde fiyat seviyesi (P) ne olursa olsun üretim miktarı Yf seviyesinde olur.

-Kısa dönemde ise reel GSYH tam istihdam seviyesinden sapmalar gösterebilir. Bu durumda ise fiyat düzeyi (P)arttıkça üretim miktarı da (Y) artar.

-Dolayısıyla SRAS eğrisi pozitif eğimlidir (yukarı doğru eğimlidir).

Hükümetin eş anlı olarak uyguladığı maliye politikası ve para politikası toplam talebi makroekonomik duruma göre nasıl etkiliyorsa, toplam arz eğrisinde de makroekonomik duruma göre toplam talebi etkilediği şekilde etkilemektedir. Genişletici maliye politikası ve genişletici para politikası toplam arz eğrisini sağa kaydırıp, toplam arzın artmasını hedeflerken; daraltıcı maliye politikası ve daraltıcı para politikası da toplam arz eğrisini sola kaydırıp, toplam arzın azalmasını hedeflemektedir.

Üretim düzeyin de çok önemli yeri olan toplam talep ve toplam arz tamamen ülkenin makroekonomik göstergesine bağlıdır. Bir ülkenin ekonomisi ne kadar iyiyse toplam talep ve toplam arz iyidir; ama bir ülkenin ekonomisi ne kadar kötüyse toplam talep ve toplam arz o kadar kötüdür. Toplam talep ve toplam arz ülkenin büyüme verisini de doğrudan etkilediğini unutmamak gereklidir.

KAYNAKÇA

-https://ekonomihukuk.com/makro-iktisat/toplam-talep-toplam-arz-analizi/

– https://acikders.ankara.edu.tr/pluginfile.php/60567/mod_resource/content/0/9.%20TOPLAM%20TA LEP-TOPLAM%20ARZ%20MODEL%C4%B0.pdf

-https://www.academia.edu/23879800/TOPLAM_TALEP_TOPLAM_ARZ_AD-AS_MODEL%C4%B0

– https://www.ekodialog.com/Acik_ogretim_iktisat/toplam_talep_arz_egrileri_keynes_klasik_ekonom i.html

-https://tr.khanacademy.org/economics-finance-domain/macroeconomics/aggregate-supply- demand-topic

Mücteba Onurhan ÖZMUMCU

Vergi Denetçisi

Bunlar da hoşunuza gidebilir...